DIŞİŞLERİ BAKANI HAKAN FİDAN- Değerli basın mensupları, Ürdün Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı değerli dostum Ayman Safadi’yi ülkemizde ağırlamaktan büyük memnuniyet duyuyorum. Takip ettiğiniz gibi bu sabah kendisiyle AK Parti tarafından düzenlenen Filistin’in Geleceği konulu konferansa panelist olarak beraber katıldık. Kendilerine ayrıca bu davete icabetten dolayı ve orada göstermiş olduğu üstün performanstan dolayı ve hassasiyetten dolayı da ayrıca teşekkür ediyorum.
Ürdün’le ikili ilişkilerimizin giderek daha da güçleniyor. Birçok konuda aynı hassasiyetleri paylaşıyor ve benzer tavırlar sergiliyoruz. Özellikle bölgesel meselelerde Ürdünlü kardeşlerimizle düzenli istişarelere önem veriyoruz. Ürdün’le yakın ilişki içinde olmamızın bölgesel barış ve istikrara da katkı sağladığına yürekten inanıyoruz. Bugünkü görüşmemizde ikili ilişkilerimizi ele alma imkanı bulduk. Önümüzdeki yılın ilk çeyreğinde Karma Ekonomik Komisyonu’nun ilk toplantısını yapmayı da hedefliyoruz. Ayrıca savunma sanayii alanında da iş birliğimizi geliştirmek istiyoruz. Önümüzdeki dönemde imzalamayı arzu ettiğimiz çok sayıda anlaşma var. Bunları en kısa sürede tamamlamak ve ilişkilerimizi daha da derinleştirmek istiyoruz.
Değerli basın mensupları, İsrail bir yılı aşkın süredir Gazze’de soykırım uygulamaya devam ediyor. Netanyahu şimdi de Lübnan’ı adım adım işgal etme gayreti içerisinde. Birleşmiş Milletler Barış Gücü’ne saldırıyor, insani yardım çalışmalarını hedef alıyor, bu bölgenin insanlarını 1948’den beri öldüren İsrail şimdi de yabancıları hedef alıyor.
Değerli basın mensupları, bugün İsrail uluslararası barış ve güvenliğe yönelik başlıca tehdit haline gelmiştir. Ancak İsrail bu suçu tek başına işlememekte. İsrail’in elinden tutan, ona silah veren ülkeler var. İsrail’e siyasi destek sağlayanlar var. Bu bölgenin insanları soykırımcı Netanyahu’yu unutmayacak. Bu bölgenin insanları Netanyahu’nun en yakın dostlarını da unutmayacak. İsrail’e soykırım yapması için verilen destek hep hatıralarda, akıllarda kalacak. Son bir yılda yaşananlar Orta Doğu ülkelerinin daha bağımsız bir dış siyaset izlemelerini mümkün kılacak. Netanyahu’nun yol arkadaşları bu bölgedeki etkilerinin giderek azaldığını inşallah görecekler.
Değerli basın mensupları, bizler Gazze’de ateşkesin sağlanamaması halinde çatışmanın başka ülkelere de yayılabileceği uyarısında bulunmuştuk. Lübnan’da son günlerde yaşanan gelişmeler maalesef öngörülerimizi haklı çıkardı. İsrail’in giderek artan saldırıları, bölgedeki durumun tamamen kontrolden çıkmasına neden olabilir. Gerilimin düşürülmesinin yegane yolu Gazze’de bir an evvel kalıcı ateşkesin sağlanmasıdır. Uluslararası toplum olarak silahların bir an önce susması, Gazze’nin yeniden inşası ve adil ve kalıcı bir barışın tesisi için çalışmalıyız. İsrail’in iki devletli çözümü ve dolayısıyla Filistin devletini engellemeyi amaçladığı açıktır. Ancak bizler Filistinli kardeşlerimizin topraklarının çalınması karşısında sessiz kalamayız. Filistin Devleti’ni zihinlerinden bile silmek isteyenler karşısında sessiz kalamayız. İsrail’in Filistinlilerin geleceği konusunda bir söz hakkı yoktur, hiçbir zaman da olmayacaktır. Filistinliler kendi ana vatanlarında, kendi devletlerinin çatısı altında yaşama hakkına sahiptirler. Bu devlet tüm yetki ve imkanlarıyla gerçek bir devlet olacaktır. Biz Ürdün’le beraber iki devletli çözüm için çalışmaya var gücümüzle devam edeceğiz.
Değerli basın mensupları, hatırlayacağınız üzere Uluslararası Adalet Divanı’nda Güney Afrika Cumhuriyeti tarafından İsrail aleyhine açılan davaya Türkiye olarak biz de müdahil olmuştuk, bu sürecin takipçisiyiz. Ürdün de bu davada Güney Afrika Cumhuriyeti’ni desteklediğini açıklamıştı. Soykırım suçu işleyenlerin uluslararası hukuk önünde hesap vermesi için Gazze Temas Grubu olarak sonuna kadar mücadele edeceğiz. Kudüs’teki gelişmeleri de yakından takip ediyoruz. Mescid-i Aksa bütün Müslümanların ortak kırmızı çizgisidir. İslam dünyası olarak Kudüs’teki kutsal mekanlarımızın tarihi statükosunu ihlale yönelik eylemler ve provokasyonlar karşısında sessiz kalamayız. Türkiye Haşimi Hanedanlığının Kudüs’teki kutsal mekanları himaye rolünü desteklemektedir. Biz İsrail-Filistin ihtilafında olduğu gibi kutsal mekanların statüsünün muhafazası konusunda da Ürdün’le fikir birliği içerisindeyiz.
Değerli arkadaşlar, bölgeye dair konuların bölge ülkelerince sahiplenilmesi gerektiğini mümkün olan her fırsatta söylüyoruz. Nasıl ki Filistin meselesinde Ürdün ve diğer Orta Doğu ülkeleriyle temas içindeysek, Güney Kafkasya Bölgesel İşbirliği Platformu üzerinden bölge ülkeleriyle Kafkasya üzerinde istişarelerimizi sürdürüyoruz. Bölgesel sahiplenmenin güçlü bir örneğini teşkil eden ve Güney Kafkasya’da barış, istikrar ve iş birliğini amaçlayan bu platformun üçüncü toplantısını 18 Ekim’de inşallah ülkemizde, İstanbul’da bizim ev sahipliğimizde yapacağız. Söz konusu toplantıya bizimle beraber Azerbaycan, Ermenistan, İran ve Rusya Federasyonu Dışişleri Bakanları da katılacak.
Değerli arkadaşlar, kıymetli mevkidaşım Sayın Ayman’a ülkemizi ziyaretinden dolayı tekrar teşekkür ediyorum. Bölgemizde adil ve kalıcı barışın tesisi için ortak çabalarımızı sürdürme kararlılığımızı huzurlarınızda bir kez daha vurgulamak istiyorum.
Hepinizi saygıyla selamlıyorum. Şimdi sözü değerli misafirimize bırakıyorum.
ÜRDÜN BAŞBAKAN YARDIMCISI VE DIŞİŞLERİ BAKANI AYMAN SAFADİ- [SİMULTANE TERCÜME]
https://www.youtube.com/live/tQUqtxOFOTM?si=wo6hXSA8AkIDBn-y&t=375
SORU- Benim sorum Sayın Bakanımız Fidan’a olacak.
Türkiye geçtiğimiz hafta Lübnan’dan tahliye gerçekleştirdi, tahliye süreciyle ilgili detayları bizimle paylaşabilir misiniz? Ayrıca önümüzdeki dönem için yeni tahliye planlaması var mı?
Teşekkür ederim.
DIŞİŞLERİ BAKANI HAKAN FİDAN- Değerli arkadaşlar, İsrail savaşı Gazze’den Lübnan’a kaydırdığı ilk andan itibaren hatta onun öncesinde de bizim ihtimalat planları çerçevesinde vatandaşlarımızın tahliyesine yönelik yaptığımız çalışmalar hep devam ediyordu. Saldırılar başlayınca daha önce hazırladığımız ihtimalat planları ve senaryolara uygun olarak burada Dışişleri Koordinasyon ve Destek Merkezi, Konsolosluk Çağrı Merkezi ve Beyrut’taki Büyükelçiliğimiz eş zamanlı olarak çalışmaya başladılar. Burada bir iş bölümü yaptık Beyrut’taki misyonumuz ve Konsolosluk Çağrı Merkezimiz Lübnan’da bulunan vatandaşlarımızdan tahliye olmak isteyenleri teker teker tespit ederken, diğer taraftan da ortaya çıkacak sayının hangi şekilde ve hangi düzende tahliye edilebileceğine ilişkin çalışmaları da ilgili kurumlarımızla yaptık. Başta Milli Savunma Bakanlığımız, Deniz Kuvvetlerimiz olmak üzere, AFAD, İçişleri Bakanlığımız ve diğer unsurlarımızla gece-gündüz çalıştık. Çok şükür 1000’e yakın vatandaşımızı, 966 vatandaşımızı Lübnan’dan iki askeri gemimizle tahliye etmeyi başardık, Türkiye bunu yapan tek ülke oldu. Şu ana kadar başvuruda bulunmuş bütün vatandaşlarımızı tahliye ettik çok şükür kazasız, belasız, çok profesyonel bir şekilde. Burada, Lübnan Hükümeti’ne ve Başbakan Sayın Mikati’ye de ayrıca teşekkürlerimizi iletmek, ifade etmek istiyorum.
Gerekmesi durumunda tekrar neler yapılabilir, buna ilişkin çalışmalarımız devam ediyor. Ayrıca şu anda Beyrut Havalimanı açık, fakat savaş durumundan dolayı birçok havayolu oraya uçmuyor. Dolayısıyla, charter planlaması yapılması gerekiyor. Bunun da hazırlıkları Bakanlığımız tarafından yapıldı. Uçakla gelmek isteyen olursa, onları da alacak bir sistem üzerinde çalıştık.
Diğer taraftan, Türkiye’nin dışında diğer ülkeler de bizimle iş birliği içerisinde kendi vatandaşlarını tahliye etmek için uğraşıyorlar, birçok ülkeye de o konuda destek vermeye de devam ediyoruz.
SORU-Benim sorum Sayın Bakan Safadi’ye olacak.
Efendim, Kudüs’teki kutsal mekanlara yönelik Netanyahu Hükümetinin provokasyonları, baskınları devam ediyor bunu gözlemliyoruz. Ürdün Kudüs’teki kutsal mekanların muhafazası konusunda özel bir role sahip. Sizin bu kapsamda uluslararası topluma çağrınız ne olacak, sizin bu noktadaki misyonunuzu kolaylaştırmak adına? Öte yandan barış için İsrail’e baskı kurulması gerektiğinden bahsettiniz hitabınızda, bunun kapsamı ne olur, ticari ve askeri blokajdan mı bahsediyorsunuz, yani İsrail’e ticari ve askeri blokaj uygulanması noktası sizin çağrılarınızdan biri olur mu? Birde şunu sormak istiyorum: İran ile İsrail gerilimi var artık bu sizin ülkenizi de yakından ilgilendiriyor, bu noktada Ürdün’ün pozisyonu nedir?
Çok teşekkür ederim.
ÜRDÜN BAŞBAKAN YARDIMCISI VE DIŞİŞLERİ BAKANI AYMAN SAFADİ- [SİMULTANE TERCÜME]
https://www.youtube.com/live/tQUqtxOFOTM?si=_HjLSONHGbnEzM3e&t=1190
* Interpress deşifresidir.