DIŞİŞLERİ BAKANI HAKAN FİDAN- Değerli basın mensupları, Kamboçya Krallığı Başbakan Yardımcısı, Dışişleri ve Uluslararası İşbirliği Bakanı Sayın Sok Chenda Sophea’yı ve heyetini ülkemizde ağırlamaktan duyduğum memnuniyeti ifade ederek sözlerime başlamak istiyorum.
Kendisine ve değerli heyetine bir kez daha hoş geldiniz diyorum.
Bu ziyaretin özel bir anlamı var, bu yıl Türkiye’yle Kamboçya arasındaki diplomatik ilişkilerin tesisinin 65. yıl dönümünü idrak ediyoruz. İlişkilerimizin son dönemde her alanda geliştiğini görmekten memnuniyet duyuyoruz. Bugün de verimli görüşmeler gerçekleştirdik, üst düzey ziyaretleri artırma kararı aldık, ticaret hacmimizin 1 milyar Dolar hedefine ulaşması için de çalışmaya devam edeceğiz.
Sayın Bakan dün İstanbul’da iş çevreleriyle bir araya geldi, bugün ve yarın da Ankara’da temaslarını sürdürecek.
İlişkilerimizin ahdi temelini güçlendirmek için çalışıyoruz. Türk Hava Yolları seferlerinin Kamboçya’ya başlatılması için yoğun bir çalışma ve çaba içerisindeyiz. Aynı zamanda ticaret anlaşması konusunda da çalışmalarımız devam ediyor.
Bugün ormancılık alanında ve iki üniversitemiz arasında işbirliği imzaları atıldı. Kalkınma alanında işbirliği ilişkilerimizin çok önemli bir boyutunu teşkil etmektedir. Kamboçya’nın kalkınma çabalarına destek olmaktan memnuniyet duyuyoruz.
Yunus Emre Kültür Merkezi geçtiğimiz yıl Punom Pen Kraliyet Üniversitesi’nde faaliyete geçmişti ve inşallah yakında Maarif Vakfı’na bağlı okullarımız da önümüzdeki dönemde çalışmalarına başlayacak.
Değerli arkadaşlar, Kamboçya’yla sadece ikili düzeyde değil, başta Birleşmiş Milletler olmak üzere çeşitli uluslararası platform ve kuruluşlarda da işbirliğimizi artan bir şekilde devam ettirmekteyiz. Güney Doğu Asya bölgesinde ASEAN ile kurumsal işbirliğimizi güçlendirme hedefimiz doğrultusunda çalışmaya devam ediyoruz. Bu bağlamda Kamboçya’yı çok değerli bir ortak olarak görüyoruz.
Kendisiyle ayrıca bugün, başta Ukrayna ve Gazze olmak üzere, bölgemiz için de önemli olan konuları konuştuk. Özellikle Gazze konusundaki fikirlerimizin örtüştüğünü görmekten de memnuniyet duymaktayız.
Değerli basın mensupları, dün itibarıyla biliyorsunuz İsrail Gazze’de sürdürdüğü katliamlara bir yenisini ekledi. Refah mülteci kampında tamamıyla sivillerin bulunduğu bir kampa hava taarruzu düzenlendi ve onlarca masum sivilin şehit olmasına ve yaralanmasına sebep oldu. Mümkün olan en sert, en insanlık dışı faaliyetleri sürekli sürdürmekte. Yürüttüğü bu soykırımın elbette cezasız kalmayacağına, hem insanlık vicdanında, hem uluslararası hukuk tarafından gerekli muameleyi göreceğine yürekten inanıyoruz. Bu konudaki çalışmalarımıza da devam edeceğiz.
Bildiğiniz gibi başta Amerika olmak üzere bazı Batılı ülkelerin kayıtsız şartsız İsrail’e desteği olmasa, İsrail’in bölgede yaptığı soykırımın ne başlaması, ne de devam etmesi mümkün değildi. İsrail’in güvenliği ve savunması adına başka bir milletin soykırımını sürdürmek kabul edilebilir bir bahane değildir. Bu elbette ki sebepleriyle beraber uluslararası topluma bir maliyet üretecektir. Biz, Gazze’de işlenen katliamların durdurulması için var gücümüzle çalışmaya devam edeceğiz.
Başından beri bu savaşın durdurulmaması halinde büyük bir yayılma riski taşıdığını hep ifade etmiştik. Biliyorsunuz Kızıldeniz’deki olaylar, daha sonra bölgedeki diğer gelişmeler yayılma riskini sürekli gündemde tuttu. Dün itibarıyla da Refah Sınır Kapısı’nda bir Mısırlı askerin İsrailliler tarafından şehit edilmesi yayılma tehlikesinin ne kadar cari bir tehlike olduğunu bir kez daha göstermekte.
Ben bu vesileyle Mısır Hükümetine ve devletine başsağlığı diliyorum, şehit olan asker kardeşimize Allah’tan rahmet diliyorum, ailesine de başsağlığı dileklerimizi şahsım ve devletim adına buradan iletiyorum.
Diğer taraftan ikinci kulvar olan Filistin’in devlet olarak tanınması yönündeki çalışmalarımız da son sürat devam etmekte, bu konuda en başından beri sistemli bir çalışma sürdürmekteyiz. Uluslararası toplum geç hareket etmekte, ağır hareket etmekte, fakat şu ana kadar olmadığı şekliyle Filistin davasını destekleyen, Filistinlilerin devletleşme yolundaki çabalarını haklı gören bir atmosfer oluşmuş durumda. Biz bu atmosferin daha yapısal bir duruma evrilmesi için çalışıyoruz. Son olarak üç ülkenin resmen Filistin’i tanıdığını açıklaması, bir ülkenin de tanıma yolunda olduğunu söylemesi, Slovenya’nın, fevkalade önemli bir gelişme, bu konudaki çalışmalara devam edeceğiz.
Evvelsi gün Brüksel’de yapılan toplantılarda şöyle bir husus gündeme getirildi: Artık 150’ye yakın ülke Filistin’i devlet olarak tanıyor. Tabii ki artık bundan sonra ne yapılmalı, çünkü Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nde bu tanıma hâlâ kabul edilmiş değil, tek bir ülkeden dolayı. Ama bu, diğer tanıyan ülkelerin Filistin’le devlet ilişkisi kurmasının önünde engel değil. Her tanıyan ülke Filistin’le devlet ilişkisi, tıpkı Türkiye’nin yaptığı gibi, kurabilir. Devam eden bir işgal var. Bu işgal şartlarının elverdiği ölçüde Filistin’in devlet olarak tanınması ve ona göre işbirliği yapılması fevkalade önemli, çünkü İsrail giderek, özellikle illegal yerleşimciler yoluyla, Filistin Devleti’nin elindeki toprakları alıyor ve Filistinlilere idare edecekleri, yaşayacakları bir alan bırakmama yönündeki projesini devam ettiriyor. Bu insanlık vicdanını derinden yaralayan planın, uygulamanın artık sonuna gelindi. Ne insanlık vicdanı, ne kamuoyu bunu artık taşımıyor. Yıllardır gerek propaganda yoluyla, gerek diğer anlatılar yoluyla insanlıkta oluşturdukları illüzyonla mevzi kazandılar, ama artık bu illüzyon dağıldı. İnsanlık, maalesef Gazze’de şehit olanların kanı üzerinden yeni bir Filistin gerçeğine 2024 yılında gözünü açtı. Bu Filistin gerçekliği, daha önce de ifade ettik, sadece Filistin halkının özgürlüğünü ve egemenliğini ifade etmiyor, aynı zamanda uluslararası sistemin on yıllardır oluşturduğu yalan imparatorluğunun da bir noktada çökmesi için bir başlangıcı teşkil ediyor.
Ben bu vesileyle tekrar değerli meslektaşıma hoş geldiniz diyorum. Kamboçya ve Türkiye ilişkilerine yapmış olduğu katkı ve gösterdiği özel hususi önem ve ilgiden dolayı da bir kez daha teşekkürlerimi ifade etmek istiyorum.
KAMBOÇYA BAŞBAKAN YARDIMCISI, DIŞİŞLERİ VE ULUSLARARASI İŞBİRLİĞİ BAKANI SOK CHENDA SOPHEA –
https://www.youtube.com/live/uVhuVGKbnY4?si=jSz_2gOzSOajOG6E&t=472
* Interpress deşifresidir.